Domuz gribi diye bir hastalıkta sarstan kuş gribinden umduğunu bulamayan şeytan ruhlu bilim adamları sayesinde icat olduğunu muhtemelen ve başta Meksika olmak üzere tüm dünyada paniğe yol açtı. Bu hastalık normalde domuzlarda görülen A tipi grip virüsünün yol açtığı bir solunum hastalığı olarak biliniyor ve hızla yayılabiliyormuş.
Virüsün kanatlılardan memelilere bulaşarak genetik değişiklik geçirdiği, bu nedenle kuşlardan kuşlara, domuzdan domuza ve insandan insana bulaşma özellikleri gösterebileceği görüşleride mevcut. Virüsün bulaştığı insanlarda baş ve vücut ağısı, ishal, kusma ve alt solunum yolu enfeksiyonları belirtileri görülüyormuş.
Ayrıca domuz etinin yenmesiyle domuz gribi virüsü bulaşmıyor. Gripte olduğu gibi hapşırık ve öksürükle bulaşmakta, el hijyenini de bu yüzden gayet önemli. Domuz gribi domuzdan insana ve insandan insana bulaşabiliyor ve virüse karşı insanın doğal bağışıklığı bulunmuyormuş.
Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü , hastalığın kontrolden çıkmak üzere olan geniş çaplı salgın olabileceği uyarısında bulunmuş. Dünya Sağlık Örgütü göre, Meksika’da ölümlere neden olan domuz gribi virüsü insandan insana bulaşabilen A/H1N1 imiş.
Şu an Virüse karşı henüz yüzde 100 etkili bir önlem de geliştirilememiş. Fakat Hong Kong'da bir grup bilim adamı biraraya gelerek genetik bilgiler üzerinde domuz gribi virüsünün belirlenmesi için çalışmalara başlamış. Şu an ki testlerde domuz gribi olup olmadığını 2-3 gün içinde belli oluyormuş. Domuz gribi tıpkı kuş gribinde olduğu gibi bu hayvanlarla yakın temasa geçen kişilerde ortaya çıkıymış ve grip aşılarının etkisi henüz bilinmiyormuş.
Domuz gribi salgınınındaki ilginç bir ayrıntı ise ABD Başkanı Barack Obama'nın Meksika ziyaretinden üç gün önce başlaması. Obama'nın elini sıktığı Müze Müdürü Felipe Solis, bir gün sonra aynı hastalıktan öldükten sonra Beyaz Saray yetkililerinin Obama'nın sağlık durumunun yerinde olduğunu bildirmeleri, bu ilacın panzeheri bizde gibi bir düşünceye yol açması. Bush döneminde ki sıcak savaşların bitmesiyle bu tür biyolojik savaşlarda yeni bir starateji olabilir.
Bence Amerikan vatandaşları dahil tüm avrupa ülkeleri vatandaşlarına vize, bu ülkelerden getirilen gıda maddelerine kısıtlamar konulmalı. Ülkemize gelen yolcular ve beraberinde getirilen gıda maddelerine yasaklama getirilmeli. Sınırlarda Doktorlar, gümrükçülerin yanında bulunmalı ve gelenleri kontrol etmeli. Nitekim kuş gribi ve delidana salgının olduğu zamanlarda Türkiye'den gelenlere karşı bu yazdıklarımdan daha fazla önlem alındı bir çok ülke tarafından.
Ülkemizde domuz gribi vakaları ile ilgili yukarıda belirtmiş olduğuma benzer uygulamalar başlatılmış. Tarım bakanımız ruhsatsız domuz çiftliği bulunmadığını, bu konuda hassas olduklarını söylemiş. İnşallah öyledir. Şu an için ülkemiz tehlike altında da değil.
Lakin dikkatli olunması gerekli. Bizi de her an etkisi altına alabilir. Domuz gribi ile ilgili sorularınızı ALO 184 SABİM hattını arayarak sorabilirsiniz. İstanbul de ise bu tür vakalar İl Sağlık Müdürlüğü ile görüşülerek Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gönderilecekmiş ve domuz gribi vakasından şüphelenilen bölgeleri, gribin görüldüğü yerleri, gripten ölen kişilerin olduğu bölgeleri takip edebilmek için google bir harita hazırlamış.
Ve sonuç olarak Kur'an da “De ki: “Bana vahyolunanlar arasında (haram dediklerinizden) yiyecek bir kimseye haram olduklarını bulduğum yiyecekler (yalnızca) şunlardır: Ölü, akmış kan, domuz eti -ki o pistir- ve Allah’tan başkasının adına boğazlandığından dolayı murdar olanlar. Kim mecbur kalırsa, zulmetmeksizin ve haddi aşmaksızın (yerse), şüphesiz Rabbin Gafûrdur, Rahîmdir.” (el-En’âm, 6/145).
Dendiği halde domuz etini yemekte ısrar edenler bu tür musibetleri gördükçe akıllarını başlarına devşirirler ve ülkemizde ki insanlar bu salgından etkilenmezler inşallah.