Tenten'in Maceraları (Les Aventures de Tintin)
Belçikalı çizer Hergé tarafından 1929 yılında yaratılmış olan çizgiroman dizisidir. 20.yy Avrupa çizgi romanlarının en ünlülerindendir. Diziden 200 milyondan fazla kitap basılmış ve dizi 50'den fazla dile çevrilmiştir.
Serinin kahramanı, genç bir gazeteci ve gezgin olan Tenten'dir. Maceralarında ona köpeği Milu, arkadaşı Kaptan Haddock ve başka pek çok renkli karakter eşlik eder.
Bu çizgi roman serisi temiz fakat manalı çizimi (Hergé'in kendi geliştirdiği bu tarza ligne claire denir), sürükleyici öyküleri, ve sonraki hikayelerdeki titiz araştırmalar ile uzun süreden beri büyük takdir toplamıştır. Öyküler pek çok tarzı kapsar; fantezi, polisiye ve bilimkurgu elementlerini başarıyla bir araya getirir. Bunun yanında tüm Tenten öyküleri mizah içermektedir, ayrıca tüm öykülerde zeki bir hiciv anlayışı ve politik/kültürel eleştiri bulunmaktadır.
Tenten Belçika'nın başkenti ve Hergé'in doğum yeri olan Brüksel'de yaşamaktadır. Bu, metinde Tenten'in macerasından sonra Brüksel'e döndüğünü söylediği Tenten Sovyetler'de kitabında; ve arkadaşı Chang'in Tenten'e yolladığı mektubu Brüksel'e yolladığı Tenten Tibet'te kitabında görülebilir. Diğer kitaplarda başka gizli ipuçları da bulunmaktadır (tanınabilir yerler, plaka numaraları vb.). Ancak, Kızıl Korsan'ın Hazinesi kitabında Moulinsart Salonu'na taşınır ki buranın gerçekten nerede olduğu tartışmalıdır.
Karakterler
Tenten
Tenten ve Milu (Tintin et Milou)
Tenten karakteri 10 Ocak 1929'da yaratılmıştır, ve 75. yaşı 2004'te bütün tanındığı yerlerde kutlanmıştır. Tenten, büyük ölçüde Hergé'in daha önceki karakteri olan ve Tenten'le büyük benzerlikler taşıyan izci Totor esas alınarak yaratılmıştır. Totor'un kahramanı olduğu çizgi roman Les aventures de Totor, chef de patrouille des HannetonsLe Boy-Scout Belge dergisinde yayımlandı. Daha sonraki çizgi roman serilerinde, Tenten Belçikalı bir gazeteci (Petit Vingteme gazetesi için muhabir olmaya çalışmaktadır), aynı zamanda güçlü bir savaşçı ve pilottur, her macerasında kahramanca tehlikeli serüvenlere atılır. Neredeyse her macerasında Tenten araştırmacı gazeteci olarak harıl harıl çalışırken görülür, fakat pek nadir bir makale teslim edebilmiştir. Tarafsız görüşleri olan bir delikanlı olan Tenten, bu konuda etrafındaki yan karakterlerden renkli sayılmaz. Kastafiore'nin Mücevherleri ile başlayarak Tenten'in karakteri son birkaç albümde değişime uğramıştır. Tenten artık macera aramamakta, aksine etrafında olanlara bir şekilde kapılmaktadır, bu Sidney'e 714 Sefer Sayılı Uçuş ve Tenten ve Pikarolar'da görülebilir. Bazı hayranları bu son tamamlanmış albümü, Tenten imajına olan bir ihanet olarak kabu letmektedirler. (Mayısböcekleri'nin İzci Lideri Totor'un Maceraları), 1926 ila 1929 arasında
Ölümünden kısa süre önce, eski Belçikalı Nazi işbirlikçisi Léon Degrelle Tenten'in aslında kendisinden ilham alınarak yaratıldığını beyan ederek spekülasyon yaratmıştı. Degrelle gerçekten de Hergé'i eskiden gazeteciyken tanımaktaydı, fakat bu genel olarak kendini beğenmişliğiyle tanınan Degrelle'in bir fabrikasyonu olarak düşünülmektedir. Tenten'in ilk hallerine kısmen de olsa Hergé'in en küçük kardeşi ilham vermiştir. Hergé daha sonra bu kardeşiyle kopmuştur, ve onu Turnösol Olayı'ndaki kötü adam Albay Sponz olarak çizmiştir. Tenten ve Sponz fiziksel olarak oldukça farklı olsalar da aynı dikenli saç stiline sahiptirler.
Kaptan Haddok (Capitaine Archibald Haddock)
Kaptan Haddok (Capitaine Haddock)
Kaptan Haddok Tenten'in en iyi arkadaşıdır, ilk olarak Altın Kıskaçlı Yengeç kitabında görünmüştür. Haddok ilk başta zayıf ve alkolik bir karakter olarak resmedilmiştir, fakat daha sonraki albümlerde daha saygıdeğer ve gerçekten cesur bir karaktere dönüşmüştür (özellikle başarılı hikaye Tenten Tibet'te albümünde arkadaşının hayatını kurtarmak için ayık kafayla kendisini feda etmiştir). Kaptan'ın kaba kişiliği ve alaycılığı Tenten'in inanılmaz kahramanlığına tezat oluşturmaktadır; Tenten ne zaman idealist davransa Kaptan alaycı bir yorum yapmakta gecikmez.
Haddok hislerini ifade etmek için her türlü kelimeyi hakaret ve küfür olrak kullanır, "Gagalımemeli", "Ostorogot", "Başıbozuk", "Turta kalıbı", "Ölü Gömücü" veya "Halı Tüccarı" gibi, fakat bunlardan hiçbiri aslında küfür değildir. Haddok sıkı bir içicidir, özellikle Loch Lomond marka viski içer, fakat sarhoşluğu genellikle komedi için kullanılmaktadır.
Haddok'un soyadı Hergé'nin eşiyle olan bir sohbetinden çıkmıştır, bu sohbette karısı haddock'un (mezgit) "acınası bir İngiliz balığı" olduğunu söylemiştir. Hergé ismi böylece seçer. Haddok'un en son tamamlanmış hikaye olan Tenten ve Pikarolar kitabına kadar (1976) ilk ismi yoktur, bu kitapta ilk ismi Archibald konur. Kızıl Korsan'ın Hazinesi kitabının sonunda, Haddok atalarına ait bir yer olan Moulinsart şatosunu alır, burada o, Tenten ve Turnösol hep birlikte yaşarlar.
Ayrıca Leiji Matsumoto'nun animesi Kaptan Harlock'un Fransız uyarlamasında ana karakter (Harlock) ve animenin ismi Kaptan Haddok ve Kaptan Harlock'un isimleri arasındaki benzerlik nedeniyle Albator olarak değiştirilmiştir.
Profesör Turnösol (Professeur Tryphon Tournesol)
Profesör Turnösol (Professeur Tournesol)
Profesör Turnösol şaşkın, duyma güçlüğü çeken bir profesördür, ve seri boyunca kullanılan pek çok şeyi o tasarlamıştır, mesela tek kişilik köpekbalığı şeklindeki denizaltı, Ay roketi ve ultrasonik silah gibi. Turnösol insanlığa buluşlarıyla yardım etmek ister; mesela alkolikliği tedavi etmenin yolunu alkolün tadını hastaya iğrenç yapmakta bulmuştur. Bu buluşlar genellikle Haddock'un hoşuna gitmez, oysa ki Turnösol bunu genellikle tam tersi olarak görür: sağırlığı genellikle onun Haddock'un gerçek görüşünü duymasını engeller. Ama eğer Kaptan'ın (veya herhangi birinin) ona "keçi" dediğini duyarsa öfkelenir: "Ben mi keçiyim?"
Turnösol'un sağırlığı sık sık başvurulan bir mizah kaynağıdır, çünkü duyduğu sandığı şeyi tekrarlamak gibi bir huyu vardır, ve genellikle en saçma şekillerde duyar: "attachez votre ceinture" (kemerlerinizi bağlayın) cümlesini "une tache de peinture?" (boya lekesi) olarak tekrarlar. En ufak bir duyma bozukluğu olduğunu kabul etmez ve sadece bir kulağının iyi işitmediğinde ısrar eder. "Ay" kitaplarında bir işitme cihazı takmaktadır, böylece albüm boyunca herşeyi neredeyse mükemmel duyar: bu onu daha ciddi bir karakter haline getirmiştir (insanlar onun yüzüne "keçi" demediği sürece). Ancak, daha sonraki kitaplarda Turnösol işitme cihazını kaybeder ve tekrar eski sağır kişiliğine döner. Turnösol "su cadılığı" olarak tabir edilen ilkel su veya maden arayışının sadık bir takipçisidir, bu nedenle yanında her zaman bir sarkaçYves Rocard'dan esinlenilmiş olabilir. Kendisi Fransız boksu savate bilmektedir. bulundurur. Bu özelliği, Turnösol'ün sağırlığıyla beraber Fransız fizikçi
Turnösol ilk olarak Kızıl Korsan'ın Hazinesi albümünde görünür, ve Hergé'nin uzun süredir devam ettirdiği klasik bir "çılgın unutkan profesör" arayışının sonucudur: örneğin Firavunun Puroları kitabındaki Dr. Sarcophagus ve Ottokar'ın Asası kitabındaki Prof. Alembick, Turnösol'den önce yaratılmış olan denemeler sayılabilir.
Turnösol karakterinin İsviçreli bilimadamı Auguste Piccard esin alınarak yaratılmış olması ihtimali çok yüksektir. Kastafiore'nin Mücevherleri'nde Bianca Castafiore Turnösol'ü Piccard ile karıştırır ve Turnösol'ün "balonda yükselmeleri ile ünlü" olduğunu söyler.
Milu (Milou, Fındık, Boncuk)
Sarhoş olmuş Milu(Milou).
Beyaz bir tilki teriyeri olan Milu (eski tercümelerde Fındık veya Boncuk) Tenten'in ona nereye gitse yarenlik eden dört ayaklı yoldaşıdır. Tenten ve köpeği arasındaki bağ çok derindir, ve birbirlerini tehlikeli durumlardan pek çok defa kurtarmışlardır.
Birkaç istisna dışında (Tenten Sovyetler'de gibi) Milu bir köpek olduğundan asla konuşmaz (fakat insan kelimeleri ile düşündüğü sık sık görülür). Ancak, buna rağmen Tenten'le iyi anlaşmayı başarır. Milu hikayeye pek çok ilginç şekilde katkıda bulunur. Mesela, Sidney'e 714 Sefer Sayılı Uçuş kitabında uzaylılar tarafından kaçırıldığını hatırlayan tek karakter odur.
Kaptan Haddock gibi, Milu da Loch Lomond marka viski sever, ve arada sırada aşırı sarhoş olması onu daha fena belaya sokar, aynı araknofobisi gibi.
Milu'ın orijinal ismi olan Milou Hergé'nin ilk kız arkadaşının adı olan Marie-Louise kısaltılarak konulmuştur; yine de bu karaktere kitaplar süresince erkek olarak hitap edilir.
Dupont ve Dupond (Dupont et Dupond)
Dupont ve Dupond (Dupont et Dupond)
Dupont ve Dupond akraba olmamalarına rağmen ikizmiş gibi görünen iki sakar dedektiftir; ikisinin arasındaki tek fark bıyıklarının şeklidir. Seri boyunca en çok komik durumu yaratan iki kişidir, çünkü aynı cümleleri devamlı farklı şekillerde söylerler. Tamamen beceriksizdirler, ve sonunda hep yanlış karakteri tutuklarlar, fakat buna rağmen her seferinde mesela Sildavya'nın uzay projesinin güvenliğini sağlamak gibi önemli görevler onlara verilir.
Burulmuş bıyıkları olan Dupont, düz bıyıkları olan Dupond'dur.
Dedektifler yurtdışında olmadıkları zamanlarda genellikle melon şapkalı ve bastonludurlar: görevleri sırasında yerel nüfusa karışabilmek için ülkenin milli kıyafetini giymekte ısrar ederler, fakat genellikle onların kalabalıkta göze batmalarını sağlayan saçma folklor giysileri bulurlar. Dupont ve Dupond başta sadece yan karakterdiler, fakat daha sonra önemli hale geldiler. Eski albümlerin yeniden çizimlerinde, özellikle Kara Ada'da, dedektifler artık geleneksel olan karakterlerini kazanmışlardır.
Hergé, dedektifler gibi devamlı aynı tip melon şapka takan babası ve kardeşinden ilham almıştır.
Serinin çevirmenleri bu çift için devamlı benzer veya aynı şekilde telaffuzları olan isimler seçmişlerdir. Dupond ve Dupont böylece İngilizce'de Thomson ve Thompson, Almanca'da Schultze and Schulze,Hollanda'da Jansen ve Janssen, İspanyolca'da Hernández ve Fernández, Çince'de Dùben ve Dùpéng), Bengalce'de Johnson ve İzlandaca'da Skapti ve Skafti olmuşlardır. Diğer versiyonlarda orijinal isimler veya en azından benzer isimler konulur, Türkçe çevirisinde isimler aynı şekilde koyulmuştur.
Bir kenar not düşmek gerekirse, bu karakterlerin İngilizce isimleri 1980lerin pop grubu Thompson Twins'e esin kaynağı olmuştur.